ABD istihbarat raporu: BAE, casusluğa varan taktiklerle Amerikan dış politikasına müdahale ediyor
The Washington Post’un (WaPo) haberine göre ABD’nin bir istihbarat raporunda, Washington’ın en güvenilir Arap müttefiklerinden biri olarak gösterdiği Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) hem yasal hem de yasadışı taktiklerle Amerikan siyasi sistemine müdahale edip ABD dış siyasetini oyuna getirdiği belirtildi.
Gizli rapor, ABD istihbarat topluluğunun analitik kolu Ulusal İstihbarat Kurulu tarafından hazırlandı.
US intelligence document describes UAE efforts to influence American politics – report https://t.co/j6QREwqWFy
— The Guardian (@guardian) November 12, 2022
Raporda bir dizi ABD idaresini kapsamına alarak Amerikan siyasetlerine nüfuz eden BAE faaliyetlerinin, bağışlar üzere siyasi katkılara sırtını dayamaktan yabancı müdahaleden korunmak için tasarlanmış maddelerin gevşek uygulanmasına dek Amerikan sistemindeki ‘güvenlik açıklarından’ istifade ettiği belirtildi.
Konsey’in son haftalarda politika yapıcılara gösterdiği raporu incelemiş adı açıklanmayan üç kaynak, bazı taktiklerin ‘casusluğa benzediğini’ söyledi.
Kaynaklar, BAE faaliyetlerinin, ulusal güvenlik yetkilileri tarafından bilinen etkileme taktiklerinin yanısıra ‘daha çok casusluğa benzeyen’ operasyonları da içerdiğini dile getirdi.
On milyonlarca dolar akıtmışlar
Rapora göre BAE, 2016’dan bu yana lobicilere 154 milyon dolardan fazlasını ve ABD üniversitelerine yapılan bağışlara milyonlarca dolar harcadı.
Raporla ilgili habere dair Ulusal İstihbarat Konseyi’nden yorum gelmedi.
BAE Büyükelçisi: ABD’deki etkimizden gururluyuz
BAE’nin Washington Büyükelçisi Yusuf el Uteybe ise ‘BAE’nin ABD’deki tesiri ve prestijinin yerinde olmasıyla gurur duyduğunu’ söyledi.
El Uteybe, gazeteye “Zor kazanıldı ve hak edildi. Onlarca yıllık yakın BAE-ABD işbirliğinin ve etkili diplomasinin ürünüdür. Ortak çıkarları ve paylaşılan değerleri yansıtıyor” diye konuştu.
‘ABD istihbaratının bu türlü bir rapor sunması, hayrete şayan’
Gazetenin görüşünü aldığı uzmanlar, ABD hükümetinin yakın bir müttefikin faaliyetlerini eleştirel şekilde incelemesine şaşırdıklarını belirtti.
1990’larda Ulusal İstihbarat Konseyi’nde görev yapan Brookings Enstitüsü’nün kıdemli uzmanı Bruce Riedel, “ABD istihbarat topluluğu genellikle Amerikan iç siyasetini incelemek olarak yorumlanabilecek herhangi bir şeyden uzak durur. Dost bir güç hakkında böyle bir şey yapmanın emsali yok. Bu, ABD istihbarat topluluğunun yeni meydan okumaları üstlenmeye istekli olduğunun işareti” dedi.
